30 Temmuz 2013 Salı

Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer | Kerstin Gier

Yakut Kırmızı
(Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer 1)
Orjinal isim: Rubinrot - Liebe Geht Durch Alle Zeiten
Kerstin Gier
Pegasus Yayınları / Roman Dizisi

İçinde aşkın tüm renklerini bulacağınız, macera dolu, unutulmaz bir seri...

Geçmişin gölgesinde kalmış bir aşk. Fantastik bir dünyada hayat bulan, muhteşem bir zaman yolculuğu. Gizem, heyecan, romantizmin olağanüstü karışımı

Bazen sırlarla dolu bir ailede yaşamak gerçekten de zordur. 
En azından on altı yaşındaki Gwendolyn bundan kesinlikle emindir. Ta ki günün birinde kendini 18. yüzyıl Londra'sında bulana dek.İşte o zaman ailesinin en büyük sırrını öğrenir: Zaman yolculuğu! Ancak bu yolculuklarda genç kızın hislerine yer yoktur. Çünkü aşk, durumu daha da karmaşık hale getirmekten başka bir işe yaramaz!

"Eğlenceli, romantik, merak uyandırıcı... Konu inanılmaz derecede sürükleyici ve elinizden bırakmanız imkânsız... Heyecan dolu finalleri, serinin bir sonraki kitabını sabırsızlıkla beklemenize neden olacak..."
-Justine Magazine-

"Macera, romantizm ve tarih dolu bir seri arayan okuyuculara şiddetle tavsiye edilir."
-School Library Journal-

Safir Mavi 
(Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer 2)
Orjinal isim: Saphirblau - Liebe Geht Durch Alle Zeiten

Zamanda yolculuk aşka engel olabilir mi?

Acemi bir âşığı geçmişe yollamak iyi bir fikir olmayabilir!
En azından on altı yaşındaki çömez zaman yolcusu Gwendolyn böyle düşünüyordur.
Bu macerada Gideon ve Gwen dünyayı kurtarmak ya da menuet dansını öğrenmek gibi pek çok sorunun üstesinden gelmek durumunda kalacaktır. (Üstelik ikisi de hiç kolay değildir!)
Bütün bunlar yetmezmiş gibi Gideon büsbütün tuhaf davranmaya başlayınca, Gwendolyn artık hormonlarını kontrol altına alma zamanının geldiğini anlayacaktır!

Çünkü işin içinde aşk varken zaman yolculuğu yapmak pek mümkün görünmemektedir...

"Eğlenceli ve gizemli! Belki de aşk, zaman ve mekânın tüm kurallarını yıkabilecek tek şeydir!"
-Barbara Wegmann-

Zümrüt Yeşil 
(Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer 3)
Orjinal isim: Smaragdgrün - Liebe geht durch alle Zeiten 3

İçinde aşkın tüm renklerini bulduğunuz unutulmaz serinin son kitabı...

Bir kadın kalbi kırıldığında ne yapar?
En iyi arkadaşını arar, çikolata yer, belki haftalarca aşk acısı çeker.
Ancak zaman yolcusu Gwendolyn Shepherd, elinde olmayan nedenlerden dolayı enerjisini başka şeylere harcamak zorundadır. Örneğin hayatta kalmak...

Çünkü geçmişte yaşayan Saint Germain Kontu'nun yaptıkları, geleceği tehlikeli bir şekilde etkilemeye başlamıştır.
Gwendolyn ve Gideon aşk acısına rağmen ipucu bulmak için 17. yüzyıldaki büyüleyici bir baloda menuet dansı yapmakla kalmayacak, kendilerini unutulmaz bir maceranın da içinde bulacaklardır...

"Gizem, gerilim, bilimkurgu, romantizm ve maceranın doyurucu bir karışımı. Okuyucular tüm seriyi bir solukta bitirecek..."
-Augsburger Allgemeine-

Yayınevi: Pegasus
Yazar: Kerstin Gier
Çeviri : Firuzan Gürbüz

Beni Hep Sev | Pinkfreud


Pinkfreud bu sefer klavyesini konuşturmuş.Tabi ki edebiyat anlamın da bir şey kattığından falan bahsetmiyorum.Ama akıcılıkta doruklara tırmanmış.
Hatun üç kitabının arasın de en iyisini yazmış.Okumaya başladığınız an içine çekiliyorsunuz.Keyfiniz yerine geliyor.Eğleniyor,şaşırıyor,heyecanlanıyorsunuz.İlk ikisin de olmayan çoğu duyguyu burada yaşıyorsunuz.
En duygusal anlarda bile Pinkfreud eğlenceli yazmayı biliyor.Kimi seçecek kim ile olacak ha yakalandı yakalanacak derken her defasın da şaşırtıyor.
Okuru nasıl keyiflendireceğini biliyor.
Fazla yoruma gerek yok tatil de kafanızı dağıtacak güzellikte alıp okunacak güzellikte olmuş.

Arka Kapak
Aynı kişiyi ikinci defa sevmek mi,
aynı anda iki kişiyi sevmek mi daha zor?

Eski sevgiliyle yeniden birlikte olmak yapılabilecek en büyük salaklık mı yoksa gerçek aşk mı?

Yeni sevgilisini, kendisini başkasıyla aldatan eski sevgilisiyle aldatan bir kadına ne denir?

Peki ya o hep aranan, istenen, arzulanan "doğru ve düzgün" adamı bulduğumuzda ne olur? 

O kafede neler oldu?

Kendisini aldatan, yalan söyleyen, mutsuz eden hayatının aşkıyla, tüm kadınların hayallerini süsleyen ideal adam arasında kalan ve "Başkalarının doğrularıyla yaşamaktansa, kendi yanlışlarımla yaşamayı tercih ederim." diyen Pelinin hikayesi...

Merak ettiğiniz bütün soruların cevaplarını ve tam 2 yıl sonra Bora ile buluştukları o kafede neler olduğunu öğrenmek ister misiniz?

Kendine özgü deli-dolu ve cesur kalemiyle Pinkfreud, bu sefer belki daha mutsuz, daha umutsuz ama kesinlikle daha aşık!

Sayfa Sayısı: 233
Baskı Yılı: 2013
Yayınevi: Okuyan Us Yayınları

29 Haziran 2013 Cumartesi

Bir Soru Bir Aşk | David Nicholls



Bir Soru Bir Aşk | David Nicholls

One Day ile gönlüme taht kuran David Nicholls bu sefer biraz hayal kırıklığına uğrattı.Defalarca başa alıp konuya adapte olmaya çalıştım.Hem merakım hem de bitirme takıntımla her sıkıldığımda tekrar başa aldım.Konuya girebilmek için bu kadar zorlanınca haliyle elimde 47 gündür sürünüyor.Sonunda bitirdim ama tamamen bitirmek için bitirdim ve bir işkence gibiydi.

Brian karakteri fazla saf mı yada boş mu demeliyim bilemiyorum.Amaçsızca yaşayan bir karakter çıkmış.Şapşallıklarına gülmedim.Yaptığı şakalara gülmedim.Gülümseme adına en ufak bir tepki göstermedim.Arkasındaki yorumlara baktığımda her okuyan fazlasıyla eğlenmişti ama bende o etkiyi yaratmadı.Ezik ve ne yaptığını bilmeyen gerçekten durumu saflığın ötesine geçen karakteri çok zayıf bir karakter var ve okurken hoşlanmadım.
Sadece Brian değil diğer karakterler de çok yavan ve samimiyetsiz geldiler.

Aslında kitap tamamen yavan ve samimiyetsizdi.O kadar olayların dışında kalıyorsunuz ki! 
Başlarda çeviriyi suçluyordum ama çevirene suç bulmamak lazım ilerledikçe anladım.

Bir ara gerçekten ümitlendim sorularla konuları bağdaştırdığımda keyif almaya başlamıştım.Sayfalar ilerledikçe bu durum yine eskisine döndü.Sıkıcı bir üniversite hayatı ne yaptığını ve neden orada olduğunu idrak edemeyen bir insanın hayatını okumak beni eğlendirmedi.

Sayfalar ilerlemiyor kurulan cümlelerde o kadar yabancılaşıyorsunuz ki çevirmeden okusak olurmuş diye düşünebilirsiniz.David Nicholls'un Bir Gün kitabını okuyanlar o güzel kitabın büyüsü ile bu kitabı almasınlar.

Bir karın ve baş ağrısı ile bitirdim ve birde hayal kırıklığım vardı.

Arka Kapak

Bir Soru Bir Aşk

Bir kadın bir erkekte aslında ne arar?

Çok Satan Bir Gün Kitabının Yazarından Kalpleri Fethedecek Yeni Bir Roman

Brian Jackson üniversiteye büyük umutlar, hedefler ve gizli bir de arzuyla gelmiştir: Üniversiteler Düellosuna katılmak. Şimdi bu şansla birlikte aşkı da bulan Jackson, hem yarışmayı hem de sevdiği kızın kalbini kazanabilecek midir?

"Bize güvenin, bayılacaksınız."
Arena

"Elimden bırakamadım. Bayıldım."
Alan Cumming

"Dokunaklı, sıcacık ve eğlenceli… Bu kitabı okuyun."
Daily Mail

"Enfes! Herkese öneririz.
Paul Morley, Richard&Judys Book Club

Yayınevi: Pegasus
Yayın Yılı: 2013

25 Haziran 2013 Salı

26. Seviye | Anthony E. Zuiker

26. Seviye | Anthony E. Zuiker

Tüm seviyelerin üstünde bir sapık düşünün. Kendine yeni bir seviye üretebilecek kadar orjinal ve aklınıza gelebilecek tüm katillerden tüm sapıklardan daha üstün birini düşünün.Ki hayal gücünüzü zorlamanıza gerek kalmayacak kendisi Dijital Kitap olup görüntülere resmi sitesinden ulaşabiliyorsunuz.

Akıcılığına ve orjinalliğine diyecek sözüm yok.Özellikle akıcılık konusunda fazlaca iyi, sürüklenip gidiyorsunuz.Sapığın orjinalliğine değinirsek 26. seviye daha ne olsun.

Herşey iyi hoş severek okudum bir nefeste bitirdim.
Ama sapığın yaptığı çoğu olayın geçiştirilmesi olayı biraz basitleştirmiş.Adamın yaptığını bir başkasının ağzından duymak yerine olayları canlı yaşamak isterdim.Geriye dönüşler yapıp birkaç olayı bize tekrar okutabilirdi.Bu yönden biraz zayıf kalıyor.
Hani diyorsunuz ki yahu 26. Seviye bir mükemmel kusursuz sapık/katil yada her neyse var karşınızda ama siz doğru düzgün yaptığı olayı göremiyorsunuz.Birkaç basit olayla sınırlı kalıyor ve bitirdiğinizde bu adam nasıl 26. seviye diye sorguluyor oluyorsunuz.Yazar esas sapığı 26. Seviye yapan olayları es geçmiş hiç hoş olmamış.

Yani belirli bir şeye doymuyorsunuz.Okurken sıkılmıyorsunuz,yer yer heyecan yapıp şaşırıyorsunuz ama bir yavanlığı var.O yavanlık okurken belki çok gözünüze takılmıyor ama son sayfayı bitirip kitabı kapattığınızda dilinizde kalan yavanlığın tadını algılamaya başlıyorsunuz.Eksikleri tek tek görmeye başlıyorsunuz.Okurken de farkediliyor ama sonraki sayfada sizi doyuracak olayların olduğunu düşünüp duruyorsunuz.Sonuç biraz hayal kırıklığı oluyor.

Yinede tüm es geçilmişliklere rağmen severek okudum.

Arka Kapak
26. Seviye

Katiller 25 ayrı seviyede değerlendirilir.
Bunu polis teşkilatında herkes bilir. Artık biz okurlar da öğrendik. 1. Seviyedeki toy fırsatçılardan, 25. Seviyedeki organize, kasıtlı cinayet işleyen ve kurbanlarına işkence edenlere kadar yükselir özellikler. En korkutucu, en tehlikeli olan 25. Seviye gibi görünmektedir.

Oysa gerçek farklı: Dünyanın en tehlikeli katillerini avlamak üzere görevlendirilmiş, resmi bir sıfatı olmayan ve isimleri gizli tutulan seçkin bir grup yeni bir seri katil tanımı yapmak üzere: 26. Seviye. Bu tanıma da sadece bir kişi uyuyor:

Takma ismi: Sqweegel
Hedefi: Herkes
Yöntemleri: Sınırsız

Bu romanı okurken filmini de izleme şansına sahip olacaksınız. LEVEL26.com adresinden kitabın içindeki şifreleri girerek heyecana katılın.

Yayınevi: Doğan Kitap
Yayın Yılı: 2012

23 Haziran 2013 Pazar

Kusursuz | Judith McNaught


Kusursuz | Judith McNaught

Birkaç yıl önce aşk ve tutku adına tanıyıp gerçekten diğer yazarlardan ayırdığım Judith bu sefer bana beklediğim tadı veremedi.
Kitabın akıcılığı ve güzelliğinden tek bir an bile şüphe etmeyin.Judith'in kalemi hala aynı zevki veriyor.Çevirisinde gözünüzü tırmalayan bir hata yok.Ama hikayede bir basitlik vardı.
Tarihi aşk romanlarını okumaya o kadar alışmışım ki galiba günümüzü anlatması tüm herşeyi basitleştirmiş.

Aşk ve tutku için hala güzel ama bir yerlerde bir yavanlık ve geçiştirme vardı.JM'nin kitaplarını sıralamaya koysam en sonda Kusursuz olacaktır.
Tabi yine de Judith işte ne kadar kötü yazabilir ki? 
Bir solukta okunur ve bitirilir.

Arka Kapak
Kuşkusuz, acıklı çocukluğunun kaosundan sıyrılıp kusursuz bir yaşam yaratmayı başaran bir genç kızın, korkunç bir suçla itham edilirken inatla masum olduğunu iddia eden genç bir adamla karşılaşmasının ve ikisini birbirine bağlayan çaresizlik, aşk ateşi ve tutkunun dramatik öyküsüdür.

Koruyucu aileler arasında sürüklenirken kendisini evlat edinen ailenin sevgi şemsiyesi altında, yüreğinin yaraları iyileşen Julie Mathison, hayat dolu bir genç kıza dönüşmüştür. Yaşadığı küçük Teksas kasabasında öğretmenlik yapmakta; kendisine koşulsuzca verilen sevgiyi, sevgiyle geri ödemek ve hayalindeki 'kusursuz' hayata ulaşmak için elinden geleni yapmaktadır.

Ve... Bir gün Julie'nin hayatı, karısını öldürmekle suçlanan, Oscar ödüllü yönetmen/aktör Zachary Benedict'in hayatıyla kesişir... Teksas hapishanesinden kaçan Zack, genç kızı rehin alır ve Colarado tepelerine götürür. Julie dehşet içinde, ondan kaçıp kurtulmak içinden elinden geleni yapar; ancak bu yakışıklı yabancıya umarsızca kapılmıştır ve beyninde, genç adamın masum olduğunu fısıldayan, bir türlü susturamadığı bir ses vardır.

Yayınevi: Epsilon
Yayın Yılı: 2005