okuyan us etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
okuyan us etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5 Ocak 2016 Salı

Bir Gün Beni Ağlayacaksın | Tunç İlkman


Yazar: Tunç İlkman
Okuyan Us Yayınevi
Sayfa Sayısı: 212
Baskı Yılı: 2015
Ekim ayı başlarında başımıza tuhaf bir şey geldi sevgili okurlar. Masalarımıza gömülmüş çalışırken, öğlen gibi ofise kime gönderildiği belli olmayan bir paket ulaştı. Bu tuhaf paketi açtığımızda daha da gizemli bir durumla karşılaştık. Her sayfası el ile yazılmış, özenle doldurulmuş, belli ki özel birine yazılmış, insanın içini acıtan cümlelerle, anılarla dolu bir defter, baya baya bir çağrı aslında. Yazarın mektubunu da okuduk, belki saatlerce konuşmuşuzdur üzerine nasıl bir hikaye var bu defterin arkasında diye. Arkadaşlar madem bize böyle bir istekte bulunuldu, madem bu defter bize ulaştı, biz de bu işin içindeyiz artık. Kime yazıldıysa ulaştıracağız onu kendisine. Tek bir harfine bile dokunmadan, sayfa sayfa tarayarak, olduğu gibi el yazısıyla, mektupta da yazdığı gibi yine bir kitabevinde, bir kitap olarak, Okuyan Us etiketiyle. Bizler için çok ilginç bir deneyim oluyor, sizler için de öyle olacağını tahmin edebiliyoruz. Ama hepsinden önemlisi, acaba kitabın muhattabı aramızda mı, sizlerden biri mi, ulaşması gerektiği kişiye ulaşacak mı, bunu çok merak ediyor ve heyecanla bekliyoruz!

Mektup
Sevgili Okuyan Us, İnsan hayatında kaç defa aşık olur? Benim bu soruya cevabım, bir hayatta kaç defa ölebiliyorsak, o kadar. Öyleyse bulduğumuz aşk canımız kadar kıymetli değil midir? O halde niye bedenim hala benimle birlikte ama onun gitmesine izin verdim?

Sonra bir gün, Cem Mumcu'nun konuk olduğu bir TV programında; tüm insani duygularımızı kalbe vuran alt benliğimiz ile aile, toplum, saygınlık gibi "bahaneleri" öne sürerek bunları frenleyen üst benliğimiz arasındaki ego savaşını anlatışına denk geldim. Nihayet sorularımın cevabını bulmuştum. Ben, üst benliğime yenik düşmüştüm.

Beni öldüren bu düşmanımı zayıflatmak ve uzun seneler önce kaybettiğim tek şansıma gerçek özlemlerimi ulaştırmak maksadıyla bu kitabı yazdım. Bunu onun karşısına bir kitabevinde çıkaracağınıza inanıyorum.

Onunla bir kitabevinde tanışmıştık. Onunla bir kitabevinde ayrılacağız.
(Tanıtım Bülteninden)
Diyorum ki;
Kitapyurdunda gezinirken görmedim. Sosyal Medya'da denk gelmedim. Popüler oluşu gelmedi yani benim ellerime... Ansızın bir arkadaş ortamında duydum. Önce hikayesini duydum. Sonra her sayfa yazarın el yazısı dediler. Haliyle bende merak uyandırdı. 

Kitapyurdunda beklediğim kitabı sipariş ederken bu kitabı da attım sepete. Yine de bu kadar seveceğimi düşünmüyordum. Kargosu geldikten kısa bir süre sonra bitti. Zaten öyle zorlayıcı uzunluğu ya da sayfaları yok. Kitabın mistik bir havası var. Kapağının ve sayfalarının tasarımı muazzam. Sanki elimde eskilerden kalma bir kitap var hissi uyandırıyor. Yazarın her cümlesinde esas kadını düşündüm. Sürekli 'Acaba ona da ulaştı mı?' diye düşünmekten kendimi alamadım. İçinde yaşanmışlığı ya da yaşayamamışlığı olan her okurun kendine bir parça cümle bulabileceği bir kitap.

Arasından cümleler seçmek istesem bir diğerine kıyamam...

Etkileyici olmasının bir sebebi de bu kitap olma süreci ve bir kadına yazılmış olması diye düşünüyorum. Bir diğer merak unsurum da yazarın kendisidir. Nasıl sevdin sen? diye sormak istiyorum. Devamını getirecek mi? Tek bir kitap ile kalacak mı? En azından ulaştığını bize haber verse diye de düşünüyorum. :(
Kimine göre satma politikası olsa da bu bana pek inandırıcı gelmedi. İnternet üzerinde bu kadar normal bir fiyata satılmazdı diye düşünüyorum.

7 Temmuz 2014 Pazartesi

Ay Hadi İnşallah | Pucca


Bu gidişle çoluk çocuğa karışacağım ama hala Pucca okuyacağım.Neyse halimden şikayetçi değilim aksine her kitabını daha da çok eğlenerek okuyorum.

İlk üç kitabı ayırın bir kenara...
En içten,en doğal, en samimi Pucca buradaydı.Her sayfasında daha da kalkmış perdeleri..
Pucca hep içten,samimi falan ama sanki 'Ay Hadi İnşallah' daha farklıydı.Daha farklı bir Pucca gördüm.

Kitabın akıcılığına değinmiyorum bile o kadar sürükleyici ki maşallah 3-4 saat sonra son sayfadaydım.Sayesinde yer yer kahkahalar attım.Film izler gibi anlattıkları tek tek gözümün önünde canlandı.


Arka Kapak

"Ne anneler, ne eski sevgililer ne de etrafta dolanan s.tükler! Bu kez başaracam, bu kez o duvağı takcam! Hiçbir şey önüme engel olamayacak… Sen bile! Kaderimde yokmuş, falımda çıkmıyormuş, o adam bana göre değilmiş… Hiiiiiiiiiç anlamam, dinlemem, o adam buraya gelecek! Ayy hadi inşallah!"

"İskambil kâğıtlarından ev yapıyorum kendime Valeyi saklıyorum, Kızı kıskanıyorum, Asla hayaller kuruyorum. Hep birşeyler eksik kalıyor, sayılar başımı döndürüyor. Fal bakıyorum maça aramızı bozuyor, papaz kaçıyor. Ve ben kâğıttan evin içine bir türlü sığamıyorum…"

Bu kitabın okuyucularına bir uyarısı olsaydı, o da "Pucca bu, anılarını mutlaka okuyun ama sakın ola ilişkinizde uygulamayın!" olurdu… Sosyal Medyanın kraliçesi Pucca, 4. kitabı Ay Hadi İnşallahta yine kadın zekâsını, komikliğini, sinsiliğini, şaşkınlığını ve hani o bildiğimiz, "Ne onunla ne onsuz!" aşkı en yalın haliyle yazdı… İlk kitabından itibaren başına gelen her şeyi tüm samimiyetiyle anlatıp çoğu zaman, "Sanki beni anlatmışsın…" dedirten Puccanın günlüğünde bu kez en bilinen aşkı Ceri ile olan hikâyesini okuyacağız.

Her durumdan bir kavga çıkaran, her kavgada ayrılan, her ayrılıktan 10 dakika sonra barışan Pucca ve Ceriyi okurken, bakalım siz hangi tarafta yer alacaksınız?
(Tanıtım Bülteninden)

Sayfa Sayısı: 332
Baskı Yılı: 2013
Dili: Türkçe
Yayınevi: Okuyan Us Yayınları

30 Temmuz 2013 Salı

Beni Hep Sev | Pinkfreud


Pinkfreud bu sefer klavyesini konuşturmuş.Tabi ki edebiyat anlamın da bir şey kattığından falan bahsetmiyorum.Ama akıcılıkta doruklara tırmanmış.
Hatun üç kitabının arasın de en iyisini yazmış.Okumaya başladığınız an içine çekiliyorsunuz.Keyfiniz yerine geliyor.Eğleniyor,şaşırıyor,heyecanlanıyorsunuz.İlk ikisin de olmayan çoğu duyguyu burada yaşıyorsunuz.
En duygusal anlarda bile Pinkfreud eğlenceli yazmayı biliyor.Kimi seçecek kim ile olacak ha yakalandı yakalanacak derken her defasın da şaşırtıyor.
Okuru nasıl keyiflendireceğini biliyor.
Fazla yoruma gerek yok tatil de kafanızı dağıtacak güzellikte alıp okunacak güzellikte olmuş.

Arka Kapak
Aynı kişiyi ikinci defa sevmek mi,
aynı anda iki kişiyi sevmek mi daha zor?

Eski sevgiliyle yeniden birlikte olmak yapılabilecek en büyük salaklık mı yoksa gerçek aşk mı?

Yeni sevgilisini, kendisini başkasıyla aldatan eski sevgilisiyle aldatan bir kadına ne denir?

Peki ya o hep aranan, istenen, arzulanan "doğru ve düzgün" adamı bulduğumuzda ne olur? 

O kafede neler oldu?

Kendisini aldatan, yalan söyleyen, mutsuz eden hayatının aşkıyla, tüm kadınların hayallerini süsleyen ideal adam arasında kalan ve "Başkalarının doğrularıyla yaşamaktansa, kendi yanlışlarımla yaşamayı tercih ederim." diyen Pelinin hikayesi...

Merak ettiğiniz bütün soruların cevaplarını ve tam 2 yıl sonra Bora ile buluştukları o kafede neler olduğunu öğrenmek ister misiniz?

Kendine özgü deli-dolu ve cesur kalemiyle Pinkfreud, bu sefer belki daha mutsuz, daha umutsuz ama kesinlikle daha aşık!

Sayfa Sayısı: 233
Baskı Yılı: 2013
Yayınevi: Okuyan Us Yayınları

6 Ocak 2013 Pazar

Allah Beni Böyle Yaratmış | Pucca


Allah Beni Böyle Yaratmış | Pucca

Tüm ön yargı ile kurulmuş laflara aldırış etmeden Pucca'yı severek okuyanlardanım.Sıkı takipçisi bile diyebiliriz.Pucca edebiyat dünyasına ne kazandırıyor umurumda değil.Pucca gençliğe ne katıyor umurumda değil.

İşte benim favori olayımdır. "Utku benim kocam oluyor."

İlk iki kitabını okuyanlar bilir ki Pucca en doğal halini hep yansıttı.Ama üçüncü kitabı ile Pucca kendini daha da aştı.
Okurken sıkılmayacaksınız.
Okurken sayfalar arasında kaybolup gideceksiniz.
Okurken perşembe akşamı saat 20:00'da Aşk-ı Memnu izliyormuşçasına olaylara kapılacak, Ankaralı ile Pucca'nın garip ilişkisine kafa yoracaksınız.
Zekadan ve insanlıktan yoksun sevgilisine küfürler edecek,bazen Pucca'nın hareketlerine de deli olacaksınız.
Sonunda kaynana adayını bir kahve fincanında boğup 7 parçaya bölüp 7 ülkeye dağıtmak isteyeceksiniz.

"Arkadaş arkadaşın pezevengidir." bölümü benim için başlık olarak fazlasıyla anlamlıydı.
Pucca sadece eğlendirir mi? Hayır Pucca sonlara yaklaştıkça canınızı da yakabilir.Cümlelere kendinizi öyle kaptırırsınız ki Pucca'nın canının yandığı her an sizde en az onun kadar acı çekersiniz.

Pucca'nın en doğal halinden bile doğal olan Allah Beni Böyle Yaratmış okunmaya değer.

Eğer okuduğum her kitap bana edebi bir kazanç sağlamalı kısmen bir kişisel gelişim kitabı olmalı diyenlerden değilseniz alın okuyun. (derim)


Yayın Evi: Okuyanus 
Yayın Yılı: 2012
Sayfa Sayısı:  341
Arka Kapak

Sanal âlemin en bilinen isimlerinden PuCCa, hikâyelerine kaldığı yerden devam ediyor. İlk kitabı "Küçük Aptalın Büyük Dünyası" ile bol bol güldüren, ikinci kitabı "Ve Geri Kalan Her Şey" ile yer yer hüzünlendiren PuCCa, serinin üçüncü kitabı "Allah Beni Böyle Yaratmış"ta "Ayaklarına kadar uzanan simsiyah montu ile Kenan İmirzalıoğlunun içerisine bisiklet pompasıyla hava basmışlar gibi duruyordu" diye tanımladığı, şimdiye kadar hiç yazmadığı Ankaralıyla ilişkisini ve üniversite hayatını anlatıyor... 



"Yediğini, içtiğini, gezdiğini gördüğünü değil, bize başına neler geldiğini söyle" dedirten tek yazar olma özelliğini kimselere kaptırmayan PuCCa, bu kez de ilk paragraftan itibaren onu neden bu kadar sevip merak ettiğimizi bize yeniden kanıtlıyor.



Bu arada, bizden duymuş olmayın ama, yine çok güleceğiz!

9 Mayıs 2012 Çarşamba

Sorun Bendeymiş | Pinkfreud


SORUN BENDEYMİŞ | PİNKFREUD
Yayın Evi: Okuyan Us Yayınları
Sayfa: 271
Yayın Yılı: 2012

ARKA KAPAK
"Bence bana aşık olmak sana çok yakışırdı."

Onu, Twitter'ın "Türkçe sözlü hafif batı kadını" olarak tanıdık.

Sorun Bende Değil Sende isimli ilk kitabıyla içindeki "deli"yi gördük, çomağımızı sakladık. Aşkı karmaşıklaştıran türümüzün en tatlı örneklerinden pinkfreud'u, twitter ve blog aracılığıyla her gün yaklaşık 100,000 kişi okuyor, izliyor.

Sorun Bendeymiş'de hikaye devam ediyor ve sorunun kimde olduğu anlaşılıyor...

"Beklemediğim bir cümle kurdu bana, cümle haline gelmiş bir kelime, kelime haline gelmiş bir makas. Kesti attı bir anda: "Bitti."

"Canım sıkıldı" diyen genç kızlara, "Evlenince geçer" deyip sinsince gülen şişko mahalle teyzelerini çok daha iyi anlıyorum. Evlenmeye hiç gerek yokmuş, âşık olunca da vakit su gibi geçiyormuş. Bir bildiği varmış bu teyzelerin.

İlk kitapta nefret ettiğiniz Bora'ya bu kitapta aşık olacaksınız ve aşkın karşısında aldığımız her hale tercüman olan pinkfreud'u yine çok seveceksiniz.

  Okuyanentel >>
     Blog ve Twitter ile ilgilenipte hala Pinkfreud'u tanımayan var mı? Varsa tanıyın derim.İlk kitabı Sorun Bende Değil Sende'yi okumadan önce onunla ilgili hiçbir yorumu okumadan almıştım.Çokta iyi etmişim.Yorumlara takılmadan alması en güzeli..Yorumlar fazlasıyla yanıltıcı..
     Bu kitap da  en doğal hali ile Pinkfreud tekrar karşımızda.Sanki bu kitabında daha da yakın tanımaya başladık.Ailesinin içini,annesini,mahallesini hatta bakkalını..Pinkfreud yine dobra,yine eğlenceli..Sizi can sıkıcı sorunlardan,ertesi gün sınavım var stresinden uzaklaştırıp kendi hayatının ortasına alıyor.Bir an da kendinizi unutup okurken eğlenmeye başlıyorsunuz.
    Alırken kapağında ki Bora'ya aşık olacaksınız lafına çok takılmıştım hakikaten öyle oldu.Ne adammışsın sen Bora.. Hıdırellez günü dilenecek adamsın vesselam.Kusurları var ama işte onları da artık görmeyin.

    Edebiyat,edebiyat diye boğulup bu serileri ergen kitabı olarak yorumlayanlara da takılmayın.Ergenlik onların beyinlerinde mevcut.Edebiyat diye ölecekler ama edebiyatı silip süpürmüşler sanki..Ayrıca herkes klasik okumak zorunda da değil.Ayrıca insan bazen sadece keyif almak için okumak ister.. 
Bu yüzden,
                Kafanızı dağıtmak istiyorsanız - sıkıcı günler yaşıyorsanız - biraz eğlenmek istiyorsanız alın okuyun derim.

Birkaç Okuyucu Yorumu:
(Yorumlar Kitapyurdu.com'dan alıntıdır.)
  •   Bir an once yeni kitabi bekleyecek kadar cok sevdim ve eglendim..Çok içten yazilmis.
  •  "Sorun Bendeymiş" te Pinkfreud, "Sorun Bende Değil, Sende" kitabında olduğu gibi, yine aşkın üzerine gidiyor ve sorunun kimde olduğuna dair farklı bir cevap sunuyor. Aşka dair, mahallelerdeki her şeyi bilen teyzelere dair, evliliğe dair farklı bir bakış açısı sunan, bir anlamda içindeki delilikleri döken yazar, sizi yine oldukça şaşırtacak.