Büşra Yılmaz Epsilon Yayınları Sayfa Sayısı: 438 Baskı Yılı: 2015 |
Yaprak; küçükken, markette annesinden
sürpriz yumurta istediği için bulgur reyonuna sıkıştırılıp
çimdiklenenler, ilkokul önlüğünün altına eşofman giyip okula gidenler,
yeşil silgisini diş izi yapanlar ve kırmızı kapaklı tüm dersler
kitabının saman sayfalarını silerken yırtanlar kadar sıradan bir kız
çocuğuyken; birlikte büyüdüğü dört çılgın erkek arkadaşı yüzünden
akranlarından biraz farklı bir kız haline gelmiştir. Dünyası, on iki
yıllık dostları, gamzeli kahramanı Ali, tek ideolojisi3P (pizza, pijama,
pislik) üzerine kurulu bir çılgın, Oğuz, sevgilisini kendi vesikalık
resminden bile kıskanan demirli, Gökhan ve notları toplamda bile 100’e
ulaşamayan çorap fetişisti tatlı çapkın Sinan’dan ibarettir. Kalbi
dördüyle tıka basa dolu, hayatı onlarla rengârenk olduğu için aşka ne
inancı vardır ne de ihtiyacı... Ama bir gün rutin (!) hayatı, doğum
gününde gelen bir paket ile tümden değişir. Paketin içinde, gizemli bir
âşıktan gelen, kızımızın asla giymeyeceği türden gösterişli bir elbise
ve içinde de bir not vardır.
Diyorum ki;
Wattpad iyi kalemleri de bizimle tanıştırıyor. Ki bunlardan
benim için en özel olan insan Büşra Yılmaz'dır. İlk kitabı ve ilk imza günüyle
ülke gündeminde oldu. Peki, hak etti mi? derseniz. "Evet," derim. İlk
olarak 4N1K’yı okursanız belki abarttığımı düşünebilirsiniz. Bende hak veririm.
Lakin kendisinin kaleminin özelliği ile tanışmak isterseniz
hala wattpad isimli uygulamada paylaştığı hikayesi Ölüme Fısıldayan Adam’ı
okumalısınız. (Kendisi Epsilon ile kitap olma sürecine doğru hızla gidiyor.)
4N1K’ya gelirsek gencecik beş gencin aşırı mizah hayatlarını
ele alıyor. Bir an bile akıcılığından taviz vermeden ilerliyor. Yaprak, özel
bir karakter ve ben onun için ‘erkek fatma’ diye avam bir tabir
kullanmayacağım. Kalbi de kendi de güzel ve özel bir karakter.
Alikuş ise ‘esas oğlan’ diye tabir edilse de onun karakteri
de fazlasıyla özel ve güzeldir. Kendisi bir BadBoy değil. Kızları yatağına
atıp, kendini mahallenin kabadayısı sanan bir dingil, hiç değil. O bir Gamen!
Gencecik bir insan nasıl bir aşk yaşar Ali ile görebilirsiniz. O masumluğunu
yitirmiş hikayelerdeki esas oğlanlardan çok farklıdır. “Sen hariç, Yaprağım,”
diyerek kalbimizi kazanan gamzeli çocuktur. Özel ve güzeldir. Otuz yaşındaki
bir kadını da kendine hayran bırakır. Liseli bir genç kızı da kendine aşık
edebilir.
Oğuz, eşek sıpası bir karakterdir. Kendisini meme ve pizza
sevdasına rağmen bir ‘sapık’ gibi göremezsiniz. Yaşadığı ilişkisi ise adeta
orjinallik abidesidir. Kitabın benim için en eğlenceli karakteridir.
Sinan ve çoraplarını sevmemek mümkün değil. Üstelik o
egosunun altındaki şirin karakterine ne yazmalı bilmiyorum. Kendisi ‘kız sever’
ama o da bir bad boy değil.
Gökhan, küfürlerinin orjinalliğine keşke kitap da sansür
uygulamasalardı. Biz onu öyle sevmiştik. O psikopat halleri ve klasik Türk
erkeği hallerini ben bile seviyorum. Kitabın son kısmında beni benden aldı.
Koskoca Gökhan gitti ve olgun, düşünceli ama kalbimizi kırık bırakan adam
geldi.
Kitabına özel yazdığı final, kesinlikle beni tatmin etti.
Beklediğimize ve okuduğumuza değdi. Yani tatsız, aceleye getirilmiş bir son
okumadım. Büşra Yılmaz’ı da daha çok sevdim. Eğer taze ve genç bir yazara şans
vermek isterseniz, okumalısınız.
Kalemine, yüreğine sağlık Anakuş…
Kalemine, yüreğine sağlık Anakuş…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder