30 Mart 2013 Cumartesi

Alaycı Kuş ( Açlık Oyunları #3 ) | Suzanne Collins



“Serinin en iyi kitabı Ateşi Yakalamak mı demiştim?” Serinin en iyi kitabı Alaycı Kuş diyorum.
İkinci kitap da 75. Açlık Oyunları'nı çok eğlenerek okudum.Ama bir gerçek var ki Alaycı Kuş'da oynanan büyük oyunlar sonuna kadar ayrı bir zevkliydi.
Üçüncü kitaba geliyorsunuz ama hala yazar doruklarda yazıyor.
Belki de hiç beklemeyeceğiniz kadar iyi yazıyor.

Mıntıka'da geçen bölümlerle kaynaklı bir sıkılma yaşanabilir.Ama daha sonrasında nefes almayı bile unuttuğum sayfalar oldu.
Alaycı Kuş'un sonunda sahnede olması ile olayların akışı daha da hızlanıyor.Peeta'nın karışık durumu,Gale ve garip hareketleri,Finnick ve Annie,Haytmic,Coin,Prim..
Karakterler hakkında bilgi akışının hiç durmaması güzeldi.Kimse unutulmadı.

Sonlarına yaklaştıkça Peeta'nın durumu daha da karmaşıklaştı.Bunun peşinden Gale biraz sönük gibiydi.Fazla sevimsiz geldi.
Katniss'in sonu daha iyi olabilirdi diye düşünüyorum.
Bir iki nokta haricinde yine kitabın güzelliğine geliyorum ki son kitabı da okuduğunuzda iyi ki başlamışım diyeceksiniz.

Seriye komple baktığımızda da benim gözüme en çok kapaklar çarptı.Kitabın kapakları çok özensiz ve ilgi çekiciliğin dışındalardı.Yani acaba bu kadar dillerde olmasa dikkat çekebilir miydi diye düşünüyorum.Bu kadar iyi bir seriye böyle özensizlik olmamış.

Arka Kapak 
Bütün engellere rağmen, Katniss Everdeen Açlık Oyunlarından iki kez sağ çıkmıştır. Ama şimdi kanlı arenadan sağ çıkmayı başardığı halde hâlâ güvende değildir. Capitol kızgındır. Capitol rövanş istemektedir. Uğradıkları bozgunun bedelini ödetmek istedikleri kişi kimdir? Katniss. Daha da beteri, Başkan Snow başka hiç kimsenin de güvende olmadığını açıkça belirtmiştir. Ne Katnissin ailesi, ne arkadaşları, ne de 12. Mıntıka halkı. Suzanne Collinsin gerilim romanı Açlık Oyunları üçlemesinin bu güçlü ve heyecan verici finali yılın en çok sözü edilen kitabı olmayı vaat ediyor.

"En heyecanlı yerinde kesilen mükemmel kitap okurları üçüncü cilt için feryat ederken bırakacak." 
- Kirkus reviews

"Edwardı ya da Jacobu unutun... okurlar taraf tutacak: Peeta mı, yoksa Gale mi?" 
- Publishers Weekly

"Katniss ustalıkla öldürürken, Collins vurucu yeteneğiyle yazıyor." 
- Time dergisi


"Kusursuz ilerleme hızı ve heyecan verici bir dünyanın inşa edilmesi." 
- Booklist


"Ardında yeterince yanıtlanmamış soru bırakarak okurları kıvrandırıp ümitsizce bir sonraki bölümü beklemelerini sağlıyor." 
- School Library Journal


Sayfa Sayısı: 416
Baskı Yılı: 2012
Yayınevi: Pegasus

Rita Hunter Dönüş İçin Hazırlanıyor


Rita Hunter Aşkın Ateşi ile başladığı seriye Ruhun Ateşi ile devam ediyor.
Henüz yazım aşamasında olan kitabından kendi sayfasında ara ara alıntılar paylaşmaya başladı.Sayfasını takip ederseniz daha fazla alıntıyla karşılaşmanız mümkün. :)

"Brendan çelik iradesine minnettardı. Aksi halde kızın kendini yatay vaziyette masanın üzerinde bulması işten bile değildi. Basit bir kimya meselesi, hepsi bu… Erkek ve kadın yüksek ısılarda ışık saçmaya başlardı. 



Leighton Kontu Brendan Blackmore..."


28 Mart 2013 Perşembe

D&R Bahar'ı Erken Getirdi


Ateşi Yakalamak ( Açlık Oyunları #2 ) | Suzanne Collins


İlk kitaba kıyasla daha iyi bir kurgusu vardı.Oyunlar başlayana kadar ve 75. Açlık Oyunları tamamen açıklanana kadar aslında çok sıradan devam ediyor.
Ve oyunlar ile ilgili açıklamalardan sonra 'işte diyorsunuz serinin en iyi kitabı!'
Sonrasındaki sayfalar hızla akıp geçiyor.Oyundaki karakterler,hazırlıkların daha hızlı sürmesi okurken daha da kapılmanızı sağlıyor.

Seriye yeni katılan karakterler özellikle Galipler hiç olmadıkları kadar ilgi çekiciler.Birbirinden farklı,değişik yetenekleri olan ve hayatta kalabilecek kadar zeki insanların bir arada olduğu oyun ilk oyunla kıyaslanmayacak kadar güzeldi.Tuzakları,gizli planları ve gizli anlaşmaları ile daha da eğlenceli bir hal alıyor.
75. Açlık Oyunları Finnick,Johanna,Beete ile daha da şenlenecek.
Beklenmedik ölümler ve Katniss üzerinde piskolojik oyunlar da bir o kadar etkileyici oluyor.Özellikle Cinna ve hazin sonu.

Sonlarına yaklaştığınızda bir anda herşey tepetaklak oluyor bu da hızlı bir şekilde üçüncü kitaba geçiş demek oluyor. :)
75. Açlık Oyunları için bile bu seriye başlanır.
Yazar kaleminden bir şey kaybetmiyor.Oldukça sürükleyici bir kitaba hazırlanın. :)
Arka Kapak 
Capıtol mutsuz, huzursuzluk artıyor, ateşle dans eden kız bir kıvılcım yaktı,yerin altından yükselen isyan şimdi patlama noktasında!
Kıvılcımlar parlıyor, alevler yayılıyor ve capıtol intikam istiyor. 
"Açlık Oyunları Serisi, insanı meraktan çatlatan, gerilim dolu, müthiş akıcı ve inanılmaz sarsıcı… Elimden bir türlü bırakamadım. Bağımlısı oldum!" Stephen King
Sabırsızlıkla çıkmasını beklediğim fenomen kitap Açlık Oyunlarının devamı olan Ateşi Yakalamak kitabını erkenden okuma fırsatı buldum.. Benim yüksek beklentilerimi haklı çıkartmakla kalmamakla birlikte bunun çok üstüne çıktı. Bu kitap Açlık Oyunları kadar heyecanlı fakat daha bir yürek burkucu çünkü zaten karakterleri tanıyorsunuz, zaten onlarla birlikte zorluklara göğüs germiştiniz. Suzanne hikayenin gerçekleştiği yerleri ummadığım yerlere taşımış ve o bu çok zor yerleri seçmekten hiç çekinmemiş. Olağanüstü. Bu kitabı okurken uykunuzu erteleyeceksiniz. Çıktığı andan itibaren listeleri altüst edecek. Tavsiyem o sabah için hazırlanın ve takviminizi ona göre ayarlayın.Stephenie Meyer
"Zekice kurgulanmış ve çok akıcı bir kitap… Büyüleyici."John Green
"Bilimkurgu, heyecan, gerilim ve aşkın muhteşem bir karışımı."USA Today
"Nefes Kesiyor"Publisher Weekly
"Aksiyon, Entrika, Aşk. Kesinlikle mükemmel."Kirkus Reviews
Sayfa Sayısı: 400
Baskı Yılı: 2013
Yayınevi: Pegasus



27 Mart 2013 Çarşamba

Açlık Oyunları ( Açlık Oyunları #1 ) | Suzanne Collins



Geç de olsa sonunda dillerden düşmeyen seriye bende başladım.
İlk başta abartıların tam zıttı çıkacağını düşünüyordum.Yazarın cümlelerine başta bir süre alışamadım.Yada çeviriden kaynaklı bir sorun yaşadım diyelim.Her sayfayı çevirdiğimde beni kitaba bağlı tutan meraktı sanırım.
Aslında gayet akıcı ilerleyen cümleler kuruluydu.Aynı zamanda bilgi veren ve dört dörtlük tasvirler vardı.Ama karakterin kendi ağzından okumak beni bir süre yavaşlattı.

Oyunlar başladığında işte dedim sonunda ben bu kitabı sevdim.Bazı yerler çok hızlı geçmiş ölümler konusunda ama hızlı olmasına bile çok takılmadım.

Peeta karakterini çok sevdim -filmdeki canlandırmasını görene kadar- ama yine de bu kadar pasif olmak yerine daha aktif bir erkek karakter olabilirdi.Bu kadar naiflik ile ne işin var senin açlık oyunlarında diye sorarlar.
Haytmic ve Cinna karakterleri başlıca favorilerim oldu.İlerleyen dönemlerde Haytmic'in de yer aldığı oyunlar kitap olsa fena olmaz.

İlk kitabı bitirdiğinizde olayları bitirdiğimde devamı nasıl gelebilir ki bunun diye düşünürken ikinci kitabında ters köşe oldum ve devamının aslında çok iyi geldiğini görmüş oldum.

Serilerde genelde ilk kitaplar ya çok ağır başlar yada biraz sıkıcı olurlar ama Açlık Oyunları serisinde tam tersiydi.İlk kitabın hızını seveceksiniz ve büyük ihtimalle ikinciye aynı gün içinde başlayacaksınız.

Arka Kapak
Etkileyici bir fantastik dünya, bitmek bilmeyen bir aksiyon Açlık Oyunlarında bir sonraki sayfaya geçmek için sabırsızlanacaksınız.
Etrafınızdaki başka herkes sabahı göremeyeceğinizden eminken vahşi bir ortamda kendi başınıza hayatta kalabilir misiniz?
"Bu kitaba o kadar bağımlı kaldım ki, yemeğe çıktığımda bile kitabı yanımda taşıdım ve masanın altında okumaya devam ettim. Hikayesi beni birçok gece uykusuz bıraktı çünkü bitirdiğimde bile, yatakta bu kitabı düşünmeye devam ettim. Açlık Oyunları kesinlikle büyüleyici."Stephenie Meyer
"Elimden bir türlü bırakamadım… Bağımlısı oldum."Stephen King
Kazanmak ün ve talih, kaybetmek ise kesin ölüm anlamına gelir.Bu Oyunun Galibinin Karnı Doyacak Kaybeden İse Ölümle Tanışacak...
Açlık oyunları başlasın... 
Sayfa Sayısı: 384 
Baskı Yılı: 2013 
Yayınevi: Pegasus

16 Mart 2013 Cumartesi

Şah Mat | Mario Mazzanti


Şah Mat | Mario Mazzanti

Aylardır almayı hep ertelediğim kitabı sonunda bitirdim.Bitirdikten sonra 'keşke bu kadar bekletmeseydim' demeden edemedim.Kitabın yayın evinden şüphe duysam da arkadaşımın hediye etmesiyle okumaya başladım.Okudukça olaylara kapılıp gittim.

Heyecan,gerilim,merak bir sürü duyguyu içinde barındırıyordu.
Katilin kitabın yarısında bulundu düşüncesiyle biraz duraklasam da aslında tam o sayfalarda olaylar birbirine girdi.Karışıklık arttıkça okurken merakınız da artıyor.Tahmin yapıyorsunuz yapıyorsunuz ve sonunda hiç aklıma gelmeyen biri çıktı.Olayların farklı olduğunu gördüm.
Kitabın sonuna yaklaştıkça elimden bırakamaz oldum.

Yazarın kalemini çok sevdim.O kadar akıcıydı ki sıkılmadan okudum.Ayrıntılardan,mesleki konuşmalarda kesinlikle sıkmadan verilmiş.Satranç üzerinden ilerlemeleri ise gerçekten ayrı bir hava katmış.

Arka Kapak

Polisle satranç oynayan bir seri katil...

Suç psikiyatristi olarak polise destek vermekte olan Claps'in suçluların davranış profilini inceleyerek olası şüphelileri tespit etmek gibi çetin bir görevi vardır. Ancak bu sefer ortadaki cinayet hiç de basit değildir. Karşısında acımasız, kararlı, unutulmak istemeyen ve şehrin korkulu rüyası olmayı amaçlayan bir seri katil vardır. Çözüm hep avuç içinde gibidir ama bir türlü ulaşılamamaktadır, aşılan her bir basamak katilin ininin derinliklerine dalmaktan başka bir işe yaramaz.

"Mario Mazzanti ilk kitabını en lezzetli malzemeleri karıştırarak hazırlamış: Satranç, edebiyat, sinema, opera ve asıl mesleği olan cerrahlık."
-Paperblog-

Hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı ve gerçeğin insanın en karanlık hırslarında gizlendiği nefeslerinizi kesecek bir gerilim romanı.
-La Feltrinelli-

Yayın Evi: Sonsuz Kitap
Yayın Yılı: 2011
Sayfa Sayısı: 512

13 Mart 2013 Çarşamba

Kalbimi Çaldın | Rita Hunter


Kalbimi Çaldın | Rita Hunter
Yazarın ilk kitabı olmasına rağmen güzel bir akıcılığı vardı.Tutku yine doruklardaydı.
İkilinin arasında hızla gelişen olaylara kapılıp gitmemek elde değil.Gerçekten göz açıp kapayana kadar bitti.
Sadece yazarın ilk kitabı olmasından kaynaklı sanırım ara ara duraklamalarım oldu.Hikaye güzel,ikili güzel ama bazen eksik birşeyler var gibiydi.

Olayların bu kadar aceleye gelmesi mi demeliyim buna kullanılan kelimeler mi demeliyim bilemedim.Çeviri olsa çeviren kişiye suç bulabilirdim ama çeviri olmadığı için yazarın ilk kitabı olmasına bağlıyorum bu durumu. :)
Karakterler arasındaki diyaloglarda oturtamadığım cümleler oldu.
Akıcılıksa evet gerçekten akıcı bir hikayeydi ve oldukça hızlı gelişen olaylar sayesinde sayfalarda hızla ilerledi.

Arka Kapak
Sepya Kitaplar okurlarına, serüvenlerini merakla bekleyecekleri yeni yazarı Rita Hunter'dan ilk aşkları anımsatacak bir roman sunuyor. 
Her satırında taraf tutmak ve genç bir kadının ilk aşkını tadışına tanık olmaktan büyük keyif duyacaksınız 

Eğer hemen şimdi konuşmazsan seni zindana attırmak zorunda kalacağım ufaklık. 


Kızın gözleri daha da büyüdü ve sadece Lütfen efendim, diyebildi güzel dudaklarını bükerek. Birden adam, vücutlarının birbirine yapışmış, elleri kızın ensesinde, son derece samimi bir yakınlıkta durduklarını fark etti ve bedeninde bir sızı hissetti. Yüzleri birbirine çok yakındı. Kızın ensesinde tuttuğu elleri, sıkı topuz yaptığı simsiyah saçlarında dolanmaya başladı bilinçsizlikle. İpek gibi diye düşündü şaşkınlıkla. 
Tehlikeli yakınlığı kız da hissetmiş olacak ki çırpınmaya başladı adamın ellerinde. Sanki Wayne de bu komutu bekliyormuş gibi kızı iyice kendisine yaklaştırdı ve sertçe dudaklarını öptü ''Tanrım, çok güzel,''derken kasıklarına inen sert diz darbesiyle kendine gelerek genç kızı bıraktı ve iki büklüm kaldı. 

Yayın Evi: Sepya
Yayın Yılı: 2010 
Sayfa Sayısı:  420

2 Mart 2013 Cumartesi

Tatlı Tuzak | Rita Hunter


Tatlı Tuzak | Rita Hunter
Aylar önce Rita Hunter yazısı yazmıştım.O yazıdan çok daha önce alıp okumak istediğim yazarın kitaplarına geç de olsa kavuştum.Rita Hunter olduğuna bakmayın kendisi mis gibi Türk yazardır. :)
Genelde oluşan bir fobidir aşk kitabı ve tutku söz konusuysa Türk yazar dediğiniz de ben iki adım geriye giderim.Benim favorim Judith Mcnaught ona yaklaşan birini bile görmedim.
-Bu arada Tatlı Tuzak önce Sepya adında basılmış olsa da daha sonra Epsilon olarak bir basımı daha gerçekleşmiştir.-

Derken,
Tatlı Tuzak'ın kelimeleri,akıcı cümleleri arasında kayboldum.Elisha ve Connor çiftinin tutkulu ilişkisi sizi ister istemez hikayenin içine çekiyor.Başlarda Elisha fazla erkeksi duruşundan dolayı sizi şüpheye düşürebilir ki hani şu hikayelerde ki güzel kız nerede diyebilirsiniz.Zaten esas burada daha ilginç oluyor her şey, küçük bir kız çocuğu hatta erkek çocuğuna benzeyen bir kız çocuğu ile bir dük nasıl olur da yan yana gelir merakı sizi sürükleyip götürüyor.
Şaşırtıcı derece de bu ikilinin arasındaki tutku,aşk her neyse o aralarındaki okurken sizi de kavuracak.Yavaş yavaş bir birine kapılan iki insan,her ne yaparsa yapsın duruşu karizma olan bir adam ve bir düşesin hikayesi gayet keyif vericiydi.
Bu aşkın tutkusunda eriyip giderken romanın yabancı bir yazarın elinden çıkmış aşk romanı kadar iyi bir roman olduğunu göreceksiniz.Rita Hunter sevildiği kadar varmış.
Tutkulu aşk romanları sevenlerin keyifle okuyacağı bir kitap olmuş. :)

Arka Kapak

Kalbimi Çaldın adlı romanıyla Sepya Kitaplar okurlarının beğenisini kazanan 

Rita Hunter'dan Tatlı Tuzak 

Şiddetli yağmur yüzünden kabaran dere, 
Sedgwick'lerin evini kasabaya bağlayan köprüyü seline kattığında, 
kimse olacakları tahmin bile edemezdi. 
Grandoor Dükü Connor Tracey prensipli bir adamdı. Çapkın olabilirdi ama evli ve tecrübeli kadınları yatağa atmak sayılmazsa, kimse bir ahlaksız olduğunu iddia edemezdi... Fakat günah kadar çekici, melek kadar güzel taşra gülü Claire'in odasına, gecenin bir yarısı onu rezil etmek pahasına girmeye karar verdiğinde tüm prensiplerinin ve erdemlerinin birkaç kadeh brendi ile yok olup gidecek kadar zayıf olduğunu görecekti. 
Ancak bu kendisiyle yaptığı bir iç hesaptı... Asıl hesap ise o meleğin değil de, erkek kılıklı arkadaşının yatağında uyandığında vereceği idi... Evet, kesinlikle Tanrı'nın oyununa gelmişti... 
Elisha Clewland erdemleri olan bir kızdı. Işıltılar saçan bir güzelliği ya da kasabanın erkeklerini baştan çıkartan bir cazibesi yoksa da dürüst ve gururluydu. Fakat yolculuğu dönüşünde kasabalarında mecburen konaklayan soyluya ilk görüşte âşık olunca hiçbir zaman yapmayacağı bir şey yaptı... Nişanlı arkadaşının odasına girmeye niyetlenirken odaları karıştıran adamı, sadece kendisinin bildiği bir gerçekle aydınlatmak yerine, yalan söylemeyi tercih etti. 
Bunun için cehennemde yanması gerekir miydi? 

Yayın Evi: Sepya - Epsilon
Yayın Yılı: 496
Sayfa Sayısı:  2012